
Geçtiğimiz günlerde Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan bir açıklama yaparak 1915 Sevk ve İskan Kanunu hakkında “Ne olduğunu ve neden olduğunu, olayları nasıl algıladığımızı ve kim aracılığıyla algıladığımızı anlamamız gerekiyor. 1939’da Ermenilerin gündeminde Ermeni soykırımı yoktu, peki nasıl oldu da 1950'de Ermeni soykırımı gündemi ortaya çıktı?” ifadelerini kullanmıştır.[1]
Paşinyan’ın bu açıklaması hem Ermenistan muhalefeti hem de Diasporada büyük tepkilere yol açmıştır. Paşinyan’ın açıklamalarına bir tepki de Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova’dan gelmiştir. Zaharova, Paşinyan’ın söylemlerini eleştirmiş ve şunu belirtmiştir:
“Açıkçası, bu konunun hem Ermenistan Devleti’nin hem Ermenistan halkının hem de Ermenilerin etnik bir grup olarak tarihsel olarak şekillenmiş, tamamen mutabakat temelli pozisyonundan farklı bir şekilde ele alınacağını hiç beklemiyordum. Yıllarca formüle edilip oluşturulan bu yerleşik tutumun Ermeni siyaseti içinde herhangi bir değişikliğe uğrayacağını hiç düşünmemiştim. Ama son zamanlarda ne gibi ifadeler duyuyoruz görüyorsunuz. Bu bizim için bir tartışma konusu bile değil. Ülkemizin tutumu, Devlet Duması'nın düzenli olarak atıfta bulunduğumuz ve sizin de bildiğiniz gibi, ilgili bir bildirisiyle formüle edilmiştir."[2]
Rusya’nın Sevk ve İskân Kanunu konusundaki tutumu göz önünde bulundurulduğunda, Zaharova’nın açıklamaları şaşırtıcı olmamıştır. Zira Rusya soykırım iddialarını bölgede sağlamaya çalıştığı hâkimiyetin tesisi için bir koz olarak kullanmaktan tarih boyunca çekinmemiştir. Bu amaçla gerçeklerin çarpıtılarak alternatif bir tarih yazımı oluşturulmasında da Rusya’nın etkisi göz ardı edilemez.
1967 yılında tamamlanan Tsitsernakaberd ("Ermeni Soykırımı Anıtı"), Ermenilerin SSCB’nin bünyesinde bulunan diğer etnik gruplardan farklı bir statüde bulunduğunu göstermektedir. Zira SSCB tarafından “soykırım” ve ortak acılar temel alınarak dönüşen bir Ermeni kimlik inşası oluşturulması hedeflenmiştir. Bu doğrultuda Ermeniler “soykırıma uğramış mağdur halk” kimliği ile dünya kamuoyuna sunulmuştur. Böylelikle dünya kamuoyunda olmayan bir soykırım algısı oluşturularak destek alınması ve bu desteğin zaman zaman Türkiye’ye karşı bir koz olarak kullanılması hedeflenen bir proje dünyaya servis edilmiştir.
Zaharova’nın 1995 yılında Duma’dan geçen kararı savunmaya devam etmesi tarihi gerçekler ve günümüz koşulları göz önünde bulundurulduğunda ciddiyetten ve iyi niyetten uzak görünmektedir.
Sonuç olarak Zaharova’nın söz konusu açıklamaları ile Paşinyan’ın imaları sonucunda ortaya çıkan sorumluluğu Rusya’nın üzerinden atmaya çalışması beklenen bir tavır olmakla birlikte Ermenistan Başbakanının dahi soykırım iddialarının tarihi gerçekler temel alınarak araştırılmasını teklif ederken Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsünün “soykırım sözcülüğü” yapmasının altında ne gibi nedenler olduğu düşündürücüdür. Ülkelerin dış siyaset uygulamalarında sorumlu davranmaları beklenir. Türkiye ile Ermenistan’ın ikili ilişkilerinde normalleşmeye çalıştığı bir süreçte Rusya’nın üçüncü bir ülke olarak konuya taraflı müdahalesinin süreci olumsuz etkilemesi durumunda doğacak sorumluluğun Rusya’ya ait olabileceği hususu Zaharova açıklamasını yaparken acaba aklına gelmiş midir? Görünüşe göre, ne yazık ki hayır!
[1] Tuğçe Tecimer ve Selanay Erva Yalçın, “Paşinyan’ın Söylem Değişikliği", AVİM, 7 Şubat 2025, https://avim.org.tr/tr/Yorum/PASINYAN-IN-SOYLEM-DEGISIKLIGI.
[2] “Russia ‘Stunned’ By Pashinian’s Armenian Genocide Comments”, Azatutyun Radiokayan, 6 February 2025, https://www.azatutyun.am/a/33305917.html
© 2009-2025 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır
Henüz Yorum Yapılmamış.
-
PAŞİNYAN’IN SÖYLEM DEĞİŞİKLİĞİ
Tuğçe TECİMER - Selenay Erva YALÇIN 07.02.2025 -
DİASPORANIN NORMALLEŞME SÜRECİNE KARŞITLIĞI: ATKI KRİZİ
Tuğçe TECİMER - Selenay Erva YALÇIN 13.03.2025 -
ERMENİSTAN ANAYASASI’NDA YAPILMASI BEKLENEN DEĞİŞİKLİKLER GÜNDEMDEKİ YERİNİ KORUYOR
Tuğçe TECİMER - Selenay Erva YALÇIN 20.09.2024 -
AZERBAYCAN-ERMENİSTAN SINIRINDAKİ GERGİNLİĞE DAİR ÇELİŞKİLİ İFADELER
Tuğçe TECİMER - Selenay Erva YALÇIN 21.04.2025 -
PAŞİNYAN’DAN BARIŞ SÜRECİNE TEK TARAFLI BAKIŞ
Tuğçe TECİMER - Selenay Erva YALÇIN 12.02.2025
-
STRASBOURG’DA HÂKİMLER VARDIR
Alev KILIÇ 15.10.2015 -
AVRUPA’DA GEÇTİĞİMİZ HAFTA (30 EKİM – 5 KASIM 2017)
Hazel ÇAĞAN ELBİR 06.11.2017 -
ERMENİ APOSTOLİK KİLİSESİ’NİN ABD DOĞU PİSKOPOSLUĞU İHANETİ ANLATIYOR
Ahmet Can ÖKTEM 18.05.2021 -
ÇİN’İN ORTA ASYA ÜLKELERİYLE ETKİLEŞİMİ ARTIYOR
Şevval Beste GÖKÇELİK 22.02.2022 -
ÇELİŞKİLİ İŞBİRLİĞİ: CSTO ÜYESİ ERMENİSTAN NATO’YLA BİRLİKTE ASKERİ TATBİKAT YAPTI
Mehmet Oğuzhan TULUN 21.04.2015
-
25.01.2016
THE ARMENIAN QUESTION - BASIC KNOWLEDGE AND DOCUMENTATION -
12.06.2024
THE TRUTH WILL OUT -
27.03.2023
RADİKAL ERMENİ UNSURLARCA GERÇEKLEŞTİRİLEN MEZALİMLER VE VANDALİZM -
17.03.2023
PATRIOTISM PERVERTED -
23.02.2023
MEN ARE LIKE THAT -
03.02.2023
BAKÜ-TİFLİS-CEYHAN BORU HATTININ YAŞANAN TARİHİ -
16.12.2022
INTERNATIONAL SCHOLARS ON THE EVENTS OF 1915 -
07.12.2022
FAKE PHOTOS AND THE ARMENIAN PROPAGANDA -
07.12.2022
ERMENİ PROPAGANDASI VE SAHTE RESİMLER -
01.01.2022
A Letter From Japan - Strategically Mum: The Silence of the Armenians -
01.01.2022
Japonya'dan Bir Mektup - Stratejik Suskunluk: Ermenilerin Sessizliği -
03.06.2020
Anastas Mikoyan: Confessions of an Armenian Bolshevik -
08.04.2020
Sovyet Sonrası Ukrayna’da Devlet, Toplum ve Siyaset - Değişen Dinamikler, Dönüşen Kimlikler -
12.06.2018
Ermeni Sorunuyla İlgili İngiliz Belgeleri (1912-1923) - British Documents on Armenian Question (1912-1923) -
02.12.2016
Turkish-Russian Academics: A Historical Study on the Caucasus -
01.07.2016
Gürcistan'daki Müslüman Topluluklar: Azınlık Hakları, Kimlik, Siyaset -
10.03.2016
Armenian Diaspora: Diaspora, State and the Imagination of the Republic of Armenia -
24.01.2016
ERMENİ SORUNU - TEMEL BİLGİ VE BELGELER (2. BASKI)
-
AVİM Konferans Salonu 24.10.2025
“BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI SONRASI TÜRK-ERMENİ İLİŞKİLERİ” BAŞLIKLI KONFERANS
